DUVAR – İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Taksim saldırısına ait birinci açıklamalarının akabinde gündeme gelen sorular, bu açıklamaları da tartışmalı hale getirdi. Ahlam El Beşir’in Suriyeli değil Afrikalı olabileceği, aksiyonu planladığı belirtilen Ammar Jarkas’ın Halepli bir Arap olduğu, Türkiye’ye 8-9 yıl evvel girdiği evraklarla lisana getirildi. Öte yandan PKK/PYD de saldırıyı kendilerinin yapmadığını açıkladı.
Evrensel muharriri Yusuf Karadaş son yazısında yazısında, iktidarın açıklamalarını “Bir senaryonun kesimleri üzere birbirini tamamlıyor: Akının adresi olarak Erdoğan idaresinin uzunca bir müddettir operasyon düzenlemek istediği Suriye’deki Kürt Özerk İdaresindeki örgütler gösteriliyor. Bu hücum, Kürtlere operasyon için ABD üzerinde de baskı kurmak bakımından epeyce kullanışlı görünüyor. Dahası kaçış planıyla senaryo, son periyotta tansiyonun tırmandığı Yunanistan ile tamamlanıyor!” kelamlarıyla kıymetlendirdi. Saldırıyı planladığı belirtilen Ammar Jarkas’ın facebook sayfasında tankla ve Sultan Murat Tugayı flamasıyla çekilmiş fotoğrafları olduğna da değinen Karadaş, “Sultan Murad Tugayı, Suriye’de Erdoğan iktidarı dayanaklı cihatçı kümelerden biri. Erdoğan’ın Suriye’nin ‘Kuvayımilliyesi’ dediği ÖSO/SMO içindeki kümelerden biri olan Sultan Murad Tugayı’nın tıpkı vakitte el Kural uzantısı HTŞ ile de yakın bağı bulunuyor” diye yorumladı.
Yusuf Karadaş, taksim saldırısının gayesi ve maksadıyla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:
“Taksim saldırısının ayak izleri bizi Suriye’deki cihatçı kümelere götürüyor.
Burada Suriye’deki cihatçı kümelerle yakın ilgisi olan ve geçtiğimiz günlerde Afrin’de yaşanan çatışmalardan sonra bu kümeleri bir ortaya getiren MİT’in hücumdan haberi olup olmadığı sorusu akıllara geliyor. Lakin ister MİT’in bilgisi dahilinde, ister bir istihbarat zaafı olarak, nasıl gerçekleştirilmiş olursa olsun bu akının Suriye Kürtlerini maksat yapmak için planlandığı anlaşılıyor.
Erdoğan iktidarının Suriye Kürtlerine yönelik bir operasyonu seçimlerden evvel milliyetçiliği kışkırtarak güç kaybını durdurmak için istediği biliniyor. Suriye’deki cihatçılar da kendilerine yeni egemenlik, yağma alanları yarattığı için böylesi bir operasyonu dört gözle bekliyor.
Taksim saldırısının ayak izleri bizi bir mevzuda daha uyarıyor: Erdoğan iktidarının yıllardır sürdürdüğü iş birliği sayesinde Suriye’deki cihatçı kümeler, İstanbul ya da Türkiye’nin öbür yerlerinde kendilerine çok rahat temaslar, hayat alanları yaratabiliyor. Münasebetiyle bu taarruz, iktidarın ısrarla sürdürdüğü yanlış siyasetler nedeniyle kapımızda bekleyen tehlikenin ne kadar büyük olduğunu da gösteriyor.” (HABER MERKEZİ)