İstanbul’un Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde 13 Kasım’da patlama meydana geldi. Patlama sonrası toplumsal medyada pek çok yanlış bilgi dolaşmaya başladı. Bunlardan biri de bombayı koyan bireye ilişkindi. Zafer Partili Adem Taşkaya, toplumsal medya hesabından avukat Jiyan Tosun’u bombalı hücumun faili olarak işaret etti.
Taşkaya’nın paylaşımı sonrası Jiyan Tosun, mevtle tehdit edilmeye başlandı. Tosun, Taşkaya’nın kendisini gaye gösterdiğini öğrenmesi ve tehditler üzerine ‘Can güvenliğim yok’ diyerek adliyeye gitti ve geceyi orada geçirdi. O gecenin sabahı ise Tosun, savcılığa Taşkaya hakkında cürüm duyurusunda bulundu. Taşkaya ise Tosun’u gaye göstermesini “Telegram kümelerinde dolaşıyordu ben de oradan görüp paylaştım. Yanlış olduğunu anlayıp silmek istedim, bant genişliği daraltılınca silemedim” kelamlarıyla savundu.
İDDİANAME HAZIRLANDI
Halk Tv’den Eda Narin’in haberine nazaran, Tosun’un kabahat duyurusu üzerine Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Taşkaya hakkında ‘sesli yazılı yahut manzaralı bir mesaj ile hakaret, şahsî dataları, hukuka karşıt olarak ele geçirmek yahut yaymak’ hatasından iddianame hazırlandı. İddianamede kanıt olarak şikayet dilekçeleri, kolluk tahkikatı, müşteki ve kuşkulu tabirleri, paylaşım çıktıları, nüfus ve isimli sicil kaydı ile tüm soruşturma kapsamı gösterildi.
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tabiri alınan Adem Taşkaya, atak günü gribal enfeksiyon nedeni ile Ümraniye Hisar hastanesinde yatış yapmakta olduğunu ve saldırıyı televizyon ve toplumsal medyadan takip ettiğini söyledi. Taşkaya, siyasi kimliği nedeniyle Telegram kümelerinde birçok insan ile etkileşim halinde olduğunu ve bu kümelerin ikisinde saldırganın kimliğinin Jiyan Tosun olduğuna dair detaylı bilgi gördüğünü belirtti. Taşkaya, paylaşımında Jiyan Tosun’un detaylı kimlik bilgilerini vermediğini, olayın sıcaklığı ve şoku ile siyasi kişiliği itibariyle sorumlu hissederek kendisinin de gördüğü bu bilgiyi paylaşmak istediğini tabir etti.
Jiyan Tosun’u tanımadığını söyleyen Taşkaya tabirinde; paylaşımı yaptıktan sonra bir sorun olabileceğini düşünerek yaklaşık 3 dakika sonra sildiğini, hatta paylaşımı yaptıktan çabucak sonra silmeye çalıştığını, lakin o gün yapılan internet kısıtlaması ve bant daraltması nedeni ile paylaşımını çabucak silemediğini, olaydan bir gün sonra kelam konusu paylaşımı yanlış anlayarak sehven yaptığına dair tekrar Twitter hesabından paylaşım yaptığını, kendisinin de toplumsal medyada yer alan yanılgılı bilginin mağduru olduğunu, üzerine atılı aksiyonu kabul ettiğini lakin cürüm kastı olmadığını beyan etti.
İddianamede şu tespitler yer aldı: “Taşkaya’nın Jiyan Tosun’a ‘asılsız sözlerle müştekiye onur, erdem ve saygınlığını zedeleyebilecek nitelikte somut fiil ve olgular isnat ettiği, bu biçimde hakaret cürmünü işlediği, ayrıyeten somut olayın ve paylaşımın özellikleri değerlendirildiğinde, bu türlü bir durumda müştekinin şahsî bilgi niteliği taşıyan isim, soyisim ve mesleksel bilgisinin paylaşılmasının, Ferdî Dataları Hukuka Alışılmamış Olarak Yayma kabahatini da oluşturacağı konularında kamu davası açmaya kâfi kanıt ve kuşku oluştuğu, şüphelinin birebir paylaşımla birebir müştekiye karşı birden fazla hatası gerçekleştirdiğinin sav olunması nedeniyle fikri içtima kararlarının de kıymetlendirilmesi gerektiği anlaşıldı.”
SAVCI CEZA İSTEDİ
Savcılık, Taşkaya’nın Türk Ceza Kanunu’nun 125/1 Hakaret, 136/1 Dataları Hukuka Karşıt Olarak Verme yahut Ele Geçirme, 44/1 Fikri İçtima ve 53/1 Muhakkak Hakları Kullanmaktan Mahrum Bırakılma kabahatinden cezalandırılmasını talep etti.
Adem Taşkaya’nın yargılanmasına Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 30 Mayıs 2023 tarihinde saat 10.15’te başlanacak. (HABER MERKEZİ)