ANKARA – Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun iptal edilmesini isteyen öğretmenleri ve sendikaları gaye alarak, “troller devreye girdi” dedi. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun ‘60 yıllık hayal’ olduğunu söyleyen Bakan Özer, kanuna karşı manipülasyon yapıldığını söz etti.
Eğitim ve Bilim İşçileri Sendikası (Eğitim-Sen), Ulusal Eğitim Bakanı Özer’in açıklamalarına, “Milli Eğitim Bakanı her fırsatta öğretmenleri ve sendikaları suçlayacağına eğitimin sıkıntılarını çözmek için çalışmalıdır” sözleriyle reaksiyon gösterdi.
‘KENDİSİ DIŞINDAKİ HERKESİ SUÇLAMA’ GELENEĞİNİ SÜRDÜRMEK’
Eğitim-Sen Genel Lideri Nejla Konsey, siyasi iktidarın ve Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın Öğretmenlik Meslek Kanunu’na karşı bildiğini okumaya ve öğretmenleri yok saymaya devam ettiğini söyledi. Şura, şunları kaydetti:
“Mili Eğitim Bakanı Mahmut Özer, dün yaptığı bir konuşmada Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu eleştiren öğretmenleri ve sendikaları ‘trol’ olmakla suçlayarak, yapılan çalışmaları küçümseyici sözler kullanmıştır. Bakan Özer, eğitim işçilerine ve onların sendikalarına kulak vermek, tenkit ve tekliflerini dinlemek yerine bizleri ‘trollük’ yapmakla suçlayarak, kendisinden evvelki Ulusal Eğitim Bakanlarının başlattığı ‘kendisi dışındaki herkesi suçlama’ geleneğini sürdürmektedir.
‘HÜKÜMET MEMURU’ DEĞİL, NİTELİKLİ EĞİTİM’
“Öğretmenlerin büyük çoğunluğu tarafından eleştirilen ÖMK ve meslek basamakları imtihanı hakkında tartışmalar devam ederken, iktidarın çeşitli seviyelerde temsilcileri tarafından öğretmenlere yönelik olarak kullanılan suçlayıcı, hatta aşağılayıcı sözler, iktidarın eğitime, öğretmenlik mesleğine ve öğretmenlere yönelik çarpık bakışını ortaya koymaktadır” diyen Heyet, şöyle devam etti:
“Sayın Bakana tavsiyemiz, öğretmenleri ve sendikalarını suçlamak yerine, eğitim sisteminin acil tahlil bekleyen problemlerini çözmek için çalışmasıdır. Bir meslek kanununda olması gereken taban şartları bile taşımayan bu düzenlemenin geri çekilmesi için ülke çapında yürüttüğümüz çalışmalarda, ağır ekonomik kriz şartlarında eğitim işçilerinin önceliğinin meslek değil, insanca yaşayacak fiyat ve çalışma şartları olduğunu bir sefer daha belirtiyoruz. Bizler, öğretmenlerin ‘hükümet memuru’ haline getirilmesini, öğretmen ve yönetici atamalarının siyasi torpillerin gölgesinde yapılmasını değil; nitelikli eğitimin nitelikli öğretmenle mümkün olabileceğine inanıyoruz.” (HABER MERKEZİ)