Kur Muhafazalı Mevduat (KKM) yatırımı koruyor mu? Faiz düşerse KKM’den çıkacak olan nereye gidecek, döviz mi alsın, vadeli hesaba mı geçsin? Borsa mı riskli KKM’de kalmak mı? Tüm bu sorular hem tasarruf sahiplerinin hem de bankacıların gündeminde en değerli unsurlar ortasında.
Ekonomist Alaattin Aktaş, KKM’yi elde tutmak isteyen bankacılarla, birikimini en uygun araçla kıymetlendirmek isteyen mevduat sahiplerinin seçeneklerini şöyle kıymetlendirdi:
“Bankalar KKM müşterisini kaybetmeyi hiç mi hiç istemiyor. Niçin istesinler ki?
Bir bankanın TL yatırarak KKM hesabı açtıran tasarruf sahibine vereceği faiz artık en fazla yüzde 12. İstese de daha fazla veremez, hem aslında istemez ya…
Normalde mevduat faizi bu seviyenin iki katına ulaşmış, münasebetiyle yüzde 12 ile kaynak kullanmak, bulunmaz nimet.
Ama tasarruf sahibi diyor ki:
‘Kur artmıyor bankacı kardeşim, bak son üç ayda kur farkı bile alamadım, faiz de düşük, ver paramı ben gidip döviz alırım, onu da bankaya yatırırım, hiç olmazsa dövizime faiz almam mümkün olur.’
Tasarruf sahibi dövizi alırsa ve bunu tutup bir de KKM’sinin olduğu bankaya yatırırsa… Bankacıyı alıyor bir fikir:
Toplam mevduatımda döviz cinsi olanların hissesi arttıkça düşük faizli ve uzun vadeli iç borçlanma kağıdı almak zorunda kalıyorum, bu vatandaşı tutmak için deva düşüneyim…’
Düşünüyor ve buluyor o devayı:
‘Gelin şöyle bir mutabakat yapalım. Siz KKM’de vadesi biten paranızla döviz alacaksınız ya, örneğin 10 bin dolar alacaksınız, o dövizin yarısını bizim bankaya yatırın, size yüksek faiz verelim; ancak öteki yarısı tekrar KKM’de dursun. Hatta eşinize dostunuza söyleyin, onlara da tıpkı yüksek faizi verelim, fakat paralarının yarısını KKM yapmaları kaidesiyle…’
Bu banka elindeki KKM’nin tümünü kaybetse ve banka açısından daha berbatı o fiyatın tümü dövize dönüp kendisine mevduat olarak yatırılsa ‘TL mevduat-döviz mevduatı’ istikrarı daha da bozulacak ve bu yüzden daha fazla kamu kağıdı almak zorunda kalacak. Sonuçta deva bu türlü bulunuyor:
‘Döviz hesabına biraz yüksek faiz vererek paranın hiç olmazsa bir kısmının KKM’de kalmasını sağlamak…’
TASARRUF SAHİBİNİN BAŞI ÇOK KARIŞIK
KKM’de pek yarar kalmadı; faiz artık yıllık yüzde 12, kur artışı yok üzere. Ancak zati KKM’yi tercih eden tasarruf sahibi hiçbir vakit faizi ön plana getirerek bu hesabı tercih etmedi ki. Gözetlenen daima kur artışıydı.
Son devirde her ne kadar kur artışı yok sayılabilecek kadar düşükse de, bu bir yandan da beklentiyi körüklüyor.
‘Kur uzun müddettir yatay, önümüzdeki periyoda ait yükselme mümkünlüğü artıyor.’
Bu niyet giderek daha ağır basıyor.
Tasarruf sahibi bu türlü düşünüyor ancak ne yapacağı konusunda da çok kararlı değil. Konuştuğum bankacılar vatandaşın başının çok karışık olduğu konusunda görüş birliği içinde. Münasebetiyle vadesi dolan hesaplarla ilgili tavrın haftadan haftaya değişiklik gösterebileceği belirtiliyor.
Sahi siz olsanız nasıl bir yol izlerdiniz ki?
Şu an elinize para geçse gidip KKM yapar mısınız?
Yıllık yüzde 12 faiz hiç cazip değil, olağan mevduatın faizi çok daha fazla.
Faiz cazip değil lakin ya kur artarsa? Bu da zihinlerden hiç atılamıyor.
Geçmişte KKM’den düzgün bir kur farkı aldınız ancak o periyot geride kalmış üzere. Yine bir kur atağı olur diye bekler miydiniz, yoksa kendinize yeni yatırım alanları mı arardınız?” (HABER MERKEZİ)