ANKARA – Mimarlar Odası Ankara Şubesi İdare Şurası, etraf haberi yapan JIN News çalışanı gazeteciye “Koruma Alanında Emre Madran Basın Ödülü” verdiği için ‘terör örgütü propagandası’ yapmaktan yargılandığı davaya ait yaşanan son gelişmeleri paylaştı.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi İdare Konseyi Üyeleri’nin avukatları Turgut Kazan ve Gökçe Bolat’ın mahkeme lideri ve üyelerinin tarafsızlığını yitirdikleri gerekçesiyle reddi hâkim talebinde bulunduğu söz edildi.
‘SESİMİZE SES KATAN GAZETECİLERE ÖDÜL VERİYORUZ’
Mimarlar Odası Ankara Şube Lideri Tezcan Karakuş Candan avukatlarının ‘reddi hâkim’ dilekçesini 25. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı’na ilettiklerini, gelecek duruşmanın 13 Ocak’ta görüleceğini lisana getirdi. Candan, şunları söyledi:
“Yargılama sürecinden rant etraflarının ne kadar geniş bir tertip içerisinde olduğunu görüyoruz. Bizden bir terör örgütü propagandası çıkarmayacakları ortadadır. Eşyanın tabiatına terstir. Mimarlar Odası Ankara Şubesi herkesin sustuğu bu süreç içinde, konuşmak istemedikleri devirlerden geçtiğimiz bir süreçte sesini kelamını eksik etmedi ve çabayı bırakmadı. Emre Madran Müdafaa alanında ödül verdik diye cezalandırılmak isteniyoruz. Verdiğimiz gayretin ne kadar zahmetli olduğunu biliyoruz, bu çabayı haberleştiren gazetecilerin nasıl tehdit edildiğini bilerek, sesimize ses katan gazetecilere ödül veriyoruz. Ödül mazeret, bize gözünüzün üzerinde kaşınız var diyerek de ceza verebilirler.”
‘ÖDÜL VERDİĞİMİZ GAZETECİLERİN HABERİNE BAKARIZ’
Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin toplumun her kısmından insanın kent sıkıntılarında başvurduğu birinci adreslerden biri olduğunu söz eden Candan, “Mimarlar Odası hiçbir siyasetin art bahçesi olmamıştır, yanlışı kim yapıyorsa bilimsel bilginin ışığında doğruları söylemeye devam etmiştir, edecektir. Biz kamu kurumu niteliğinde bir meslek örgütüyüz, bir istihbarat örgütü değiliz. Ödül verdiğimiz gazetecilerinde şeceresine değil haberine bakarız” dedi.
‘YARGININ BAĞIMSIZ OLDUĞUNDAN BAHSETMEK MÜMKÜN DEĞİL’
Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen ise verilen mükafatın ‘cımbız’ ile ortadan çekildiğini, sürecin bu noktaya geleceğini kestirim etmediklerini söyledi.
Evirgen, “Her yıl olduğu üzere bir düzenleme açıklaması, odalarımızın başındaki Türk’ü kaldırma eforları, kamu faydasına verdiğimiz çabayı toplum nezdinde küçültmeye çalışma teşebbüsleri devam ediyor. Bunu direkt Adalet Bakanı yürütüyor. Münasebetiyle bu ülkede yargının bağımsız olduğundan bahsetmek mümkün değil. Biz de bu türlü bir ortamda uydurma bir cürümle, 6-7 sayfada yalnızca yarım sayfası bizden bahseden bir iddianame ile yargılanıyoruz” diye konuştu.
‘TERÖR ÖRGÜTÜ PROPAGANDASI YAPILMADIĞINI ÇOK ÂLÂ BİLİYORLAR’
Mimarlar Odası Ankara Şube İdare Şurası Üyesi Özgür Bayramoğlu Türk Ceza Kanunu’nun 301’inci hususuna gönderme yaparak, “Şimdi TCK’nın 301’inci hususundan açamadıkları davaları terör üzerinden açmaya çalışıyorlar. Cürmün işlenip işlenilmediğine, bir cürüm ögesi olup olmadığına dahi bakmadan dava açıyorlar. Sorma gereksinimi hissetmiyorlar, zira onlar da terör örgütü propagandası yapılmadığını çok âlâ biliyorlar” dedi. (DUVAR)